İster siyah olsun, ister beyaz.. Sıcak ya da soğuk hiç fark etmez. Tüm çayların kökünde Camellia Sinensis bulunur. Ancak bitki türü, çeşitli çiçekler, yapraklar veya baharatları çaya farklı aromalar katar. Kimini sıcak suda bekletiriz kimini ise kaynatırız. Bitki çaylarının çoğunda kafein yoktur. Bitkisel çayların bir diğer adı da “tisane”dir. Gelin birlikte bu çayların hangileri olduğuna ve faydalarına bir göz atalım.
Rooibos Çayı
Güney Afrika’ya özgü olan bu bitki ülkemizde yeni yeni duyulmaya başlanmıştır. Kırmızı ot çayı olarak da bilinen roobios çayı, kafeinsizdir ve bol miktarda antioksidan içerir. Bazı araştırmacıların hayvanlar üzerinde yaptıkları araştırmalarda, bağışıklık sistemini artırdığı ve kanseri önlemeye yardımcı olduğu ortaya çıkmıştır. Roobios çayının kalp dostu olup olmadığı ve diyabetle mücadelede faydalı olup olmayacağı henüz araştırılıyor. Eğer hormonsal sorunlarınız varsa ya da kemoterapi alıyorsanız bu çayı içmeden önce mutlaka doktorunuza danışın.
Sarı Papatya Çayı
İnsanlar yüzyıllarca çiçek açan bitkileri mide sorunları, gaz şikayetleri, ishal, uykusuzluk ve endişe rahatsızlığını hafifletmek için kullandı. Bazı araştırmalar, sarı papatya çayının genel anksiyete bozukluğunun hafifletilmesine yardımcı olabileceğini öne sürüyor. Uzmanlar, yırtıcı kuşlara alerjiniz varsa bu çayın içilmemesi gerektiğini söylüyorlar. Ayrıca, sarı papatya çayı kanda değişiklik yapan bazı ilaçlarla (örneğin varfarin gibi) etkileşime girdiği için dikkatli olunması gerekir.
Kuşburnu Çayı
Kuşburnu kuzeybatı Afrika ve batı Asya’da yetişen ve içi tüylü bir bitkidir. Kuşburnu çayı bir C vitamini kaynağıdır, anti-inflamatuar ve antioksidan deposudur. Bazı araştırmalar kuşburnunun artrit ağrısını hafifletebileceğini kanıtlamıştır.
Nane Çayı
Nane çayı mide rahatsızlığı, baş ağrısı, bağırsak sorunları ve nefes darlığı gibi şikayetlere iyi gelir. Nene yapraklarından yapılan çay yüzyıllar boyunca tıbbi olarak kullanılmıştır. Verdiği ferahlık ve keskin tadı nane ile birleşince bir şifa kaynağı haline gelir.
Zencefil Çayı
Bu tropik bitkinin kökünden yapılan içecek esas olarak mide bulantısı için oldukça iyi bir tedavidir. Ayrıca iştahınızı arttırmak, artrit ağrısını hafifletmek veya soğuk algınlığı ile savaşmak için de zencefil çayını deneyebilirsiniz. Bu bitki çayını hamile olanların kullanmadan önce doktorlarına sormaları önerilir.
Deve Dikeni ve Karahindiba Çayı
İnsanlar bu bitkileri karaciğer ve safra kesesi ile ilgili sorunlar için kullanıyorlar. Karahindiba çayının hiçbir zararı yoktur. Tabi sarı çiçekli bitkilere karşı herhangi bir alerjiniz yoksa. Deve dikeni çayında ise silymarin maddesi bulunur ve yapılan çalışmalarda bu çayın hepatit C semptomlarını hafifletebileceği gözlemlenmiştir.
Ebegümeci Çayı
Aslında eski Mısır’dan gelen bu çiçek, antioksidanlarla doludur. Bazı çalışmalar sonucunda ebegümeci çayının kan basıncını düşürebileceği bulunmuştur. Ayrıca kolesterolü önlediği de bilinen faydaları arasındadır.
Ekinezya Çayı
Ekinezya çayı bağışıklık sistemini güçlendirir ve grip için oldukça faydalıdır. Hamileyseniz, bu tür bitkilere alerjiniz varsa ya da astım hastasıysanız ekinezya çayını içmeden önce doktorunuza danışmanız önemlidir.
Adaçayı
Mide şikayetleri, boğaz ağrısı, depresyon ve hafızayı sorunları için uzun zamandır kullanılan adaçayı, kurutulan otların kaynatılması yoluyla tüketilir. Oldukça ağır bir kokusu olan adaçayının bitkisini baharat olarak kullananlar da vardır. Sinir sistemini etkileyen adaçayı, tütsü olarak da kullanılıyor.
Çarkıfelek Çiçeği Çayı
Fırıldak çiçeği olarak da bilinen çarkıfelek çiçeği, kırlarda yetişir. Bu çiçekten yapılan çayın stresi azalttığı ve uyumaya yardımcı olduğu biliniyor. Diğer bitki çaylarında olduğu gibi çarkıfelek çiçeği çayını içerken dikkatli olmalısınız. Özellikle hamilelerin bu çayı içmemesi öneriliyor. Çünkü bu çiçekteki maddeler pentobarbital ve benzodiazepinler de dahil olmak üzere bazı ilaçların çalışma biçimini etkileyebilir. Ayrıca uyuşukluk, baş dönmesi ve kafa karışıklığına neden olabilir.
Zerdeçal Çayı
Gazı önlemek ve böbrek taşlarını tedavi etmek için kullanılan zerdeçal çayı, oldukça keskin bir kokuya sahiptir. Zerdeçal çayı ile ilgili olarak hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalarda, bu bitkinin kanseri önlemeye yardımcı olduğu ve iltihaplanmayı azalttığı görülmüştür. Kemoterapi gören hastaların doktorlarına danışarak bu çayı içebilecekleri söyleniyor.
Kediotu Kökü Çayı
Kadınlar bu bitkiyi menopoz semptomlarını hafifletmek için kullanıyorlar. Kediotu kökü çayı ayrıca uykusuzluk, kaygı veya depresyon için de kullanılabilir. Bazı araştırmacılar, bu çayın uyumaya yardımcı olduğunu fakat uzun süreli kullanılmaması gerektiğini söylüyor. Kediotu kökü çayı çok fazla tüketildiğinde uyku vereceği için alkol ya da sakinleştiricilerle birlikte kullanılmaması gerekiyor.
Kava Çayı
Güney Pasifik’e özgü biber ailesinin bu üyesi genellikle endişe için kullanılır. Araştırmacılar, kava çayının rahatlatıcı etkisi olduğunu, şiddetli karaciğer sorunlarıyla baş etmek için bu çayın içilebileceğini söylüyor. Yalnız bir uyarıda bulunuyorlar. Kava çayını çok sık tüketenlerin ciltleri daha sarı, daha kuru ve daha tüylü olabiliyor. FDA, bu bitkinin riskleri hakkında bazı uyarılar yayınladı ve bazı ülkeler kava çayını piyasadan kaldırmaya başladı.